TÜRKİYE CANIM FEDA

ZEYTİNBURNU () 58 BULVAR & VELİ EFENDİ

   
  Zb-genc || >< Zb-genc <> ||
  Bilgisayar Bilgileri
 
E-posta ( Elektronik posta ) Nedir?


Elektronik posta; İngilizce ismi olan "e-mail" de çok kullanılır. Bugün standart postaya ne ad veriliyor, biliyor musunuz? "Snail mail", yani "salyangoz posta". Çünkü e-posta'nın yanında çok yavaş kalıyor. Bir Internet hesabı açtıran her bilgisayar kullanıcısı, bir veya daha çok sayıda e-posta hesabı açtırıp e-posta adresi de alır. Nasıl evinizin belirli bir adresi varsa, size verilen bir e-posta adresi sadece size aittir, başkasına verilmez. Internet'e bağlandığınızda e-posta programınız ile tanıdığınız kişilerin e-posta adreslerine mektup gönderebilirsiniz. Hatta her tür yazışmanızı istediğiniz formatta karşı tarafa iletebilir; e-posta mesajlarınıza dosya ekleyebilirsiniz. Web sayfaları gibi tasarlanmış e-postalar hazırlayabilir veya mevcut bir Web sayfasını e-posta ile gönderebilirsiniz. E-posta adresinizi aldığınız Internet Servis Sağlayıcıların (ISS) sunucu bilgisayarlarında posta kutusu görevi yapan bir e-posta sunucu yazılımı bulunur. Yani size gelen mesajlar bu posta kutularında birikirler. 
E-posta programınızda ISS'nizin belirttiği ayarları yaptıktan sonra Al (Recive) komutu vererek bu posta kutularını kontrol eder ve size gelen mesajları sisteminize aktarır ve okuyabilirsiniz. Aynı şekilde e-posta programınızda yeni bir mesaj sayfası açıp, karşı tarafın e-posta adresini yazıp, bu adrese mesajınızı gönderebilirsiniz. Bu sefer yazdığınız e-posta adresinden hangi sunucuya gideceği belirlenir ve mesajınız karşı tarafın posta kutusuna gönderilir. E-postalar genelde birkaç saniye içinde posta kutularına ulaşır, kullanıcıların tek yapması gereken, Internet'e bağlanıp posta kutularını kontrol etmektir.

Microsoft Internet Explorer ile gelen Outlook Express, Netscape Communicator paketi ile gelen Netscape Messenger, Microsoft Office 97 ve 2000 paketleri ile gelen Outlook dünyanın en yaygın e-posta programlarıdır. 

Bu haber 192687 defa okunmuştur.


Web adreslerinin resmi ismi URL'dir (Uniform Resource Locator). İngilizce'den bire bir çevirirsek "Standart Kaynak Bulucu" pek anlam ifade etmeyebilir ama, bu adresler sayesinde aradığınız Web sayfalarını bulursunuz diyebiliriz. Her Web sayfası sadece kendine ait bir URL'ye sahiptir. Örneğin http://www.bilisimterimleri.com/content.htm bir URL'dir. 
Bu URL üç bölümden oluşur. Soldan sağa okursak: 

1) Protokol (http://, ftp://, news: vb.); 
2) Alan adı (protokolden, ondan sonraki bölü işaretine kadar olan kısım; www.bilisimterimleri.com gibi); 
3) Ve dosya yolu (ilk bölü işaretinden sonraki kısım).

Şimdi şu adrese bakalım: 
http://www.bilisimterimleri.com/universite/ozel/content.htm 

Baştaki http:// bize bunun World Wide Web'de yer alan bir HyperText dosyası olduğunu söyler. www.superonline.com alan adının sonundaki com, bu sitenin ticari bir site olduğunu gösterir. (Bazı adreslerin sonunda tr, uk, jp gibi ülke kodları da görebilirsiniz.) Dosya yolundaki content.html, Web tarayıcınızda, yani ekranda görüntülenecek dosyayı, /universite/ozel/ ise content.html dosyasının bu sunucuda hangi klasörde bulunduğunu belirler.

Burada bir noktayı belirtmek gerekirse, çoğu Internet yazılımında protokolü elle yazmanıza gerek yoktur. Örneğin Internet Explorer ve Netscape Communicator'de Web sitelerinin adreslerinin başına "http://" eklemenize, CuteFTP programında "ftp://" eklemenize, veya Outlook Express ve Netscape Messenger'da "news:" eklemenize gerek yoktur; program bunu otomatik ekler. 


Bu haber 146732 defa okunmuştur.



Internet Nedir?


Internet nedir, sahibi kimdir? Hemen gülümsemeyin, bu soruyu soran çok kişi var. Ve çok haklılar: Kimdir bu Internet'in sahibi; Internet servis sağlayıcılar mı, telekomünikasyon şirketleri mi, devlet mi? Aslında Internet'in sahibi yok. Hemen anlatalım: Internet, tüm dünyaya yayılmış, birbirleri ile bağlantılı, yani birbirleri ile "konuşabilen" yüz binlerce bilgisayardan oluşan bir ağdır. Zaten "Internet" sözcüğü, İngilizce'de "uluslararası ağ" anlamına gelen "international network" sözcüklerinin birleştirilmesinden oluşmuştur. Bu uluslararası ağın çekirdeğinde birbirine yüksek hızlı bağlantılarla bağlı, sürekli çalışır haldeki bilgisayarlar (sunucular) vardır. Gerek telekomünikasyondan sorumlu devlet kuruluşları, gerek özel şirketler çeşitli ülkelerde bu bağlantıyı sağlayan ana omurgaları (backbone), yani ana iletişim hatlarını kurarlar. Bu omurgalardan Internet servis sağlayıcılara, şirketlere, üniversitelere ve daha önemlisi diğer ülkelerdeki omurgalara bağlantılar yapılmıştır. Bunların kendi aralarında da pek çok bağlantı vardır ve böylece çok bağlantılı bir "ağ" oluşmuştur. 

Bunlar rasgele bağlantılar değildir; Internet ile ilgili bir hizmet vermek - Internet trafiğini yönetmek, Web sayfaları sunmak, evlerdeki ve şirketlerdeki kişilerin telefon hatları veya diğer özel hatlar aracılığıyla bu sunuculara bağlanmasını sağlamak, e-posta hizmetleri vermek vb. - amaçlı kurulmuş bağlantılardır. Örneğin evimizden modemimizle Internet servis sağlayıcımızın numarasını çevirip Internet'e bağlandığımızda, bizim PC'miz de Internet'in bir parçası olur. Olur ya, bu bilgisayarlardan bazıları - hatta en önemli olanları - devre dışı kaldığında bile Internet yok olmaz, çünkü bu iç içe geçmiş ağ yapısı sayesinde Internet üzerinde ulaşmak istediğimiz başka bilgisayarlara farklı Internet sunucuları üzerinden ulaşabiliriz. Bu trafiği de, biz farkında olmadan Internet servis sağlayıcılardaki ve telekomünikasyon şirketlerindeki sunucu bilgisayarlarda yüklü özel yazılımlar yönetir. Internet altyapılarının sahibi elbette vardır ama böyle kolektif ve tüm dünyaya yayılmış, bizi hedefimize pek çok farklı yoldan ulaştırabilecek, kendi PC'mizin de bizzat bir parçası olduğu bir sistemin sahibi şudur demek pek kolay değil. 

Bu haber 96444 defa okunmuştur.




Virüs Nedir?


Virüs, herhangi bir bilgisayara değişik yollarla girebilen ve bu bilgisayarlarda istenmeyen sonuç ve zararlara yol açan programlara verilen genel bir isimdir. Bu programların kullandığımız, bilgisayarlarda çalıştırdığımız diğer programlardan temelde bir farkı yoktur. Bu nedenle, işletim sisteminin desteklediği bütün işleri yapabilirler. Virüsleri özel kılan, girdiği sistemlere kendilerini, kullanıcının farkında olmadan veya iradesi dışında çalıştırılacağı şekilde yerleştirmesi ve sistemlere zarar vermesidir. Bir virüs kullanıcı tarafından çalıştırılmadan veya kendisini programlayan kişi tarafından önceden belirlenmiş durum oluşmadan aktif hale gelmez. Bazı virüsler ise aktif hale geldikleri halde, belli bir süre istenmeyen etkilerini göstermezler. Virüsler genel olarak etkilerini diğer çalışan programlara "bulaşarak", onlarda çeşitli değişiklikler yaparak gösterirler. Virüslerin bir diğer özelliği ise kendilerini çoğaltmaları ve hafızada değişik yerlere kaydetmeleridir. Virüsler, disketler, ağ paylaşımı, Internet (e-mail, dosya indirme, vs) yollarıyla yayılır. Virüslerin etkileri sadece rahatsızlık veren küçük problemler olabildiği gibi (ekranınıza rahatsızlık veren mesajlar çıkararak çalışmanızı bölmesi/engellemesi vb.) bilgisayarınızın hafızasını ve/veya disk alanını kullanarak bu kaynaklara verimli olarak erişiminizi engellemeleri ya da kullandığınız dosyaların içeriklerini bozmaları/silmeleri gibi oldukça zararlı etkileri de olabilir. Bunun dışında, kullandığınız bilgisayar programlarını bozabilir, çalışmalarını yavaşlatabilir, sabit diskinizin tamamını ya da önemli dosyaların olduğu kısımlarını silebilirler. Bazı virüsler ise kullanıcının bilgisayar konusundaki bilgisizliğini kullanarak yol açmadığı zararları vermiş gibi görünerek panik yaratırlar. Geçmişte bilgisayarlara çokça yayılmış, zararlara yol açmış, ancak günümüzde yayılmayan ve kendilerine anti-virüs yazılımlarınca korunma sağlanabilen ünlü virüslerden bazıları ise şunlardır: 


PE_CIH (Chernobyl), "ILOVEYOU" 
Virus, W97M/Thus, KRIZ, Supple, 
Win32.Kriz3862, Y2KCount, 
WOBBLER, LIFE STAGES. 


Bu haber 88960 defa okunmuştur.













 
  Bugün 13 ziyaretçi (106 klik) kişi burdaydı!  
 

Hazax Kod
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol